Hadis No : 3192
Ravi: Cabir
Tanım: Resulullah (sav) fetih yılında Mekke’ye müteveccihen Ramazan ayında yola çıkmıştı. Küra’u’l-Gamim nam mevkiye gelinceye kadar kendisi de, beraberindekiler de oruç tuttular. Sonra orada bir bardak su istedi ve bardağı kaldırdı. Herkes bardağa baktı. Sonra sudan içti. Bundan sonra bazıları kendisine: “Halkın bir kısmı oruç tuttu” diye haber verdi. Aleyhissalatu vesselam: “Onlar asilerdir! Onlar asilerdir!” buyurdular.
Kaynak: Müslim, Sıyam 90, (1114); Tirmizi, Savm 18, (710); Nesai, Savm 49, (4,177)
Hadis No : 3193
Ravi: Enes
Tanım: Biz bir seferde Resulullah (sav) ile beraberdik. Aramızda bir kısmı oruç tutuyor bir kısmı da tutmuyordu. Sıcak bir günde bir yerde konakladık. Gölgelenenlerin çoğu elbisesi olanlardı. Bir kısmımız güneşe karşı eliyle korunuyordu. Derken oruçlular yığılıp kaldılar, oruçsuzlar kalkıp çadırları kurdular, hayvanları suladılar. Bunun üzerine, Resul-i Ekrem aleyhissalatu vesselam: “Bugün sevabı oruçsuzlar kazandı!” buyurdular.
Kaynak: Buhari, Cihad 71; Müslim, Sıyam 100, (1119); Nesai, Savm 52, (4,182)
Hadis No : 3194
Ravi: Cabir
Tanım: Resulullah (sav) bir seferdeydi. Etrafına insanların toplandığı bir adam gördü, ona gölge yapıyorlardı. “Nesi var?” diye sordu. “Oruçlu biri!” dediler. Resulullah (sav): “Seferde oruç birr (Allah’ı memnun edecek dindarlık) değildir!” buyurdular. (Bir rivayette: “Seferde oruç birr’den değildir” denmiştir)
Kaynak: Buhari, Savm 36; Müslim, Sıyam 92, (1115); Ebu Davud, Savm 43, (2407); Nesai, Savm 48, (4, 176)
Hadis No : 3195
Ravi: Aişe
Tanım: Hamza İbnu Amr el-Eslemi (ra), Resulullah (sav)’dan yolculuk sırasında tutulan orucu sordu. Kendisi çok oruç tutan birisi idi. Resulullah şöyle cevap verdiler: “Dilersen tut, dilersen tutma.”
Kaynak: Buhari, Savm 33; Müslim, Sıyam 103, (1121); Muvatta, Sıyam 24, (1, 295); Tirmizi, Savm 19, (711); Eb
Hadis No : 3196
Ravi: Enes
Tanım: Biz Resulullah (sav) ile beraber (seferde) idik. Bir kısmımız oruçlu bir kısmımız oruçsuz idi. Ne oruçlu oruçsuzu ayıplıyor, ne de oruçsuz, oruçluyu kınıyordu.
Kaynak: Buhari, Savm 37; Müslim, Sıyam 98, (1118); Muvatta, 23, (1, 295); Ebu Davud, Savm 42, (2405)
Hadis No : 3197
Ravi: Ebu’d-Derda
Tanım: Biz çok şiddetli sıcak bir mevsimde, Ramazan ayında Resulullah (sav) ile birlikte sefere çıktık. Hararetin şiddetinden herkes elini başına koyuyordu. Aramızda oruçlu olarak sadece Resulullah (sav) ile İbnu Ravaha vardı.
Kaynak: Buhari, Savm 35; Müslim, Savm 108, (1122); Ebu Davud, Savm 44, (2409)
Hadis No : 3198
Ravi: Amr İbnu Ümeyye ed-Damri
Tanım: Bir sefer dönüşü Resulullah (sav)’ı uğradım. Bana: “Ey Ebu Ümeyye, sabah yemeğini bekle (beraber yiyelim)” buyurdular. Ben: “Oruçluyum” dedim. “Öyleyse gel yaklaş, sana yolcudan haber vereyim (de dinle!” dedi ve devamla:) “Allah Teala Hazretleri yolcudan orucu ve namazın yarısını kaldırdı” buyurdu.
Kaynak: Nesai, Savm 50, (4, 178)
Hadis No : 3199
Ravi: Abdullah İbnu Ka’b
Tanım: Malikoğullarından ismi Enes İbnu Malik olan bir adamdan anlatıldığına göre, demiştir ki: “Resulullah (sav) buyurdular ki: “Allah Teala Hazretleri, yolcudan namazın yarısını kaldırdı, oruca da yeme hususunda ruhsat tanıdı. Ayrıca çocuk emziren ve hamile kadınlara, çocukları hususunda endişe ettikleri takdirde, orucu yeme ruhsatı tanıdı.”
Kaynak: Ebu Davud, Savm 43, (2408); Tirmizi, Savm 21, (715); Nesai, Savm 51, (4,180-182), 62, (4,190); İbnu
Hadis No : 3200
Ravi: Muhammed İbnu Ka’b
Tanım: Ramazan’da Enes İbnu Malik (ra)’in yanına geldim. Sefer hazırlığı yapıyordu. Devesi hazırlandı, yolculuk elbisesini giydi. Yemek getirtip yedi. Ben kendisine: “(Yola çıkarken orucu bozmak) sünnet midir?”diye sordum. “Evet!” dedi ve bineğine atlayıp yola çıktı.
Kaynak: Tirmizi, Savm 76, (799,800)
Hadis No : 3201
Ravi:
Tanım: İmam Malik’e ulaştığına göre, Hz. Ömer (ra) Ramazan ayında yolcu ise ve Medine’ye günün başında gireceğini tahmin etmişse, oruçlu olarak şehre girerdi.
Kaynak: Muvatta, Sıyam 27, (1, 296)
Hadis No : 3202
Ravi: Mansur el-Kelbi
Tanım: Dihye İbnu Halife (ra), Ramazan’da Dımeşk’e bağlı köylerden (Mizze adındaki) birinden çıkıp Fustat’tan Akabe köyüne olan mesafe kadar bir yol aldı. Bu mesafe üç millik bir uzaklıktı. Dihye ve beraberindekilerden bir kısmı (o gün) orucu yediler. Bir kısmı ise orucu yemeyi uygun görmediler. Dihye köyüne dönünce; “Vallahi bugün, vukua geleceği hiç aklımdan geçmeyen bir hadise ile karşılaştım: Bir kısım kimseler Resulullah (sav)’ın ve ashabı’nın sünnetini beğenmediler” dedi. Bunu, o gün orucu açmayanlar için söylemişti. Dihye (ra) bu hayıflanmasını şöyle noktaladı: “Allahım artık beni yanına al!”
Kaynak: Ebu Davud, Savm 46, (24l3)
Hadis No : 3203
Ravi: Ubeyd İbnu Cübeyr
Tanım: Ben, Resulullah (sav)’ın ashabından olan Ebu Basra el-Gıfari (ra) ile Fustat’tan yola çıkan bir gemide Ramazan’da beraberdim. (İskenderiye’ye gitmek istiyordu. Ebu Basra ve beraberindekiler) gemiye çıkarıldı. Daha evleri tamamen geçmemişti ki sofra emretti. Sabah yemeği getirildi. Bana da: “Yaklaş (beraber yiyelim)” dedi. Ben: “Evleri hala görmüyor musun?” dedim. Bana “Yoksa sen Resulullah (sav)’ın sünnetinden hoşlanmıyor musun?” dedi. Bunun üzerine o yedi, ben de yedim.
Kaynak: Ebu Davud, Savm 45,(2412)
Hadis No : 3204
Ravi: Seleme İbnu’l’Muhabbak
Tanım: Resulullah (sav) buyurdular ki: “Kim sefer sırasında Ramazan’a erer ve beraberinde kendisini karnını doyuracak yere götürecek bir bineği varsa nerede olursa olsun orucunu tutsun.”
Kaynak: Ebu Davud, Savm 44, (2410, 2411)