Hamele-i Arş Arşı taşıyan melekler. Allahu Teâlâ’nın Arş’ı taşımakla vazifelendirdiği sekiz müvekkel melek. Arşın mahiyetini bilmediğimiz gibi bu meleklerin arşı taşıma keyfiyetini de bilemiyoruz. “Gök yarılmış ve o gün bitkin bir hale gelmiştir. Melekler onun çevresindedir. Ve o gün Rabbının Arş’ını, onların da üstünde sekiz tanesi yüklenir” (el-Hâkka, 69/16,17). Bu âyette anlatılan olay müteşâbihdir. Nasıllığı hakkında izahlar, sahih rivâyetlerin ötesinde fazla bir kıymet taşımaz. Bu melekler “Subhanallahi ve bihamdihi” diyerek Arş’ı tavaf ederler.
Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur:
“Size arşı taşıyan meleklerden bahsetmem konusunda bana izin verildi. Onlardan her birisinin kulak memesi ile boynunun arasındaki mesafe yedi yüz yıldır” (Ebû Dâvûd Sünne,18):
Abdullah b. Amr “Arş’ı taşıyan melekler sekiz tanedir” der.
Sa’id b. Cübeyr âyetteki “sekiz melek” ifadesini sekiz saf melek olarak tefsir etmiştir. Bu meleklere Allahu Teâlaya yakın ve meleklerin efendileri olmalarından dolayı Kerûbiyyûn melekleri denilir. İbn Abbâstan nakledilen bir rivâyete göre Kerûbiyyûn melekleri, sekiz bölümdür. Onlardan her bir cinsinin insan, cin, şeytan ve melek gücü kadar gücü vardır (İbn Kesîr, Tefsiru’l-Kur’âni’l-Azîm, VIII, 239).
“Arşı taşıyanlar ve çevresinde bulunanlar Rablarını hamd ile tesbih ederler, O’na inanırlar ve mü’minlerin bağışlanmasını isterler. Rabbımız ilim ve rahmetle herşeyi kuşattın; tevbe edip senin yoluna uyanları bağışla ve onları Cehennem azabından koru” (el-Mü’min, 40/7).
Bu âyetin tefsirinde İbn Kesîr “Allahu Teâla, Arş’ı taşıyan dört mukarrebûn melek ile onların çevresindeki “Kerûbiyyûn melekleri’nin Allah’ı tesbihle Rablerine hamdettiklerini haber verir” der. Bu âyete dayanılarak meleklerin sayısının dört olduğu iddia edilmiştir (İbn Kesîr, a.g.e. VII, 120).
Hasan-ı Basrî, Hamele-i Arş meleklerinin sayısının sekiz mi sekiz bin mi olduğunun ancak Allah tarafından bilinebileceğini söyleyerek meseleyi Allah Teâla’nın ilmine havale eder. Sa’lebî’nin rivâyet ettiği bir hadîste Hz. Peygamber (s.a.s) şöyle buyurmuştur.
“Hamele-i Arş şu anda dörttür, Kıyamet günü Allah onları bir dört melekle daha kuvvetlendirir, böylece sekiz olur” (Kurtubî, el-Cami’u fî-Ahkâmi’l-Kur’ân, XII, 266).
İbn Sina ” Melâike” risalesinde Arş’taki meleklerin tesbih ve tahmid ile Rablerine kulluk ettiklerini ve mü’minler için istiğfar ve duada bulunduklarını kaydeder.
Erzurumlu İbrahim Hakkı (ö.1780) “Allah dört büyük melek yaratmıştır, bunlar Arş’ı taşır, Hamele-i Arş denilen bu meleklere Kerûbiyyûn da denilmiştir. Allah’ın yanında bütün meleklerden daha üstün ve faziletlidirler. İsrafil de bu meleklerdendir, İsrafil diğer üçünden daha üstündür” der (bk. Tecrîd-î Sarîh tercemesi, IX, 7).